İleri Laboratuvar Yöntemleri

HIV/AIDS Nasıl Bulaşır? Belirtileri Nelerdir? Test İle Erken Teşhis

1-HIV/AIDS nedir?
HIV virusu, insan bağışıklık sisteminin gücünü azaltarak etki eden ve hastalık oluşturan bir virustür.
Virusun, hastalığın son döneminde insanda neden olduğu sendroma ise AIDS denir.
HIV virusu vücuda girdikten sonra CD4 T lenfositleri dediğimiz, bağışıklık sisteminin temel savunma hücrelerini etkiler.Bu durum bağışıklık sisteminin zayıflamasına yol açar.

Bu nedenle vücudumuza giren virus, bakteri, mantar ve parazitler ile yeterince savaşmamız mümkün olmaz.
Bunun sonucunda fırsatçı enfeksiyonlar ortaya çıkar.HIV virusu temel olarak kan yolu ve cinsel temas ile bulaşır.Korunmasız cinsel ilişki bulaşmaya yol açabilir. Çok nadir de olsa oral seks ile de bulaştığı gösterilen vakalar da vardır.

HIV virusu cinsel ilişki dışında kan alma/kan verme işlemlerinde infekte iğne kullanılması durumunda, doğum sırasında veya emzirmeyle anneden çocuğa bulaşabilir.

Sperm-vajinal salgılar gibi vücut sıvılarının transferi de buna neden olabilir.İnfekte aletlerle yapılan diş operasyonları, dövme veya piercing de HIV virusunun bulaşmasına yol açabilir. Gözyaşı, sarılma, el sıkışma, öpüşme gibi yollarla bulaşmaz.

Kişide, HIV virusunu aldıktan sonra, her zaman bir belirti oluşmak zorunda değildir. Genellikle grip benzeri bir semptom oluşur. Ateş, boğaz ağrısı, lenf nodlarında büyüme dediğimiz beze oluşması, ishal, halsizlik, bitkinlik, kas ağrıları gibi belirtiler görülebilir. Buna Akut Retroviral Sendrom denir.

Bu durum, hastalar tarafından şu şekilde ifade edilir. “ Uzun süreli bir grip geçiriyorum, normalde bir haftada geçerdi ama bu sefer her zamankinden daha uzun sürdü” Bu semptomlar hakikaten gripten daha uzun sürer fakat 4 haftayı geçmez.

Çoğu insan, grip geçirdiğini sandığı için detaylı araştırmaya gerek duymaz.Bu yüzden birçok hastaya tanı konamaz. Böyle bir durumdan şüphelenildiğinde HIV testi yaptırmalı veya bir infeksiyon hastalıkları uzmanına başvurulmalıdır.

2- HIV(AIDS) Şüphesi Taşıyan Kişi Ne Yapmalı?
HIV virüsünden ya da AIDS’ten şüphelenmek için öncelikle korunmasız cinsel ilişki, diş operasyonu, infekte kanla temas gibi bir durum olmalıdır.

Şüpheli temastan yaklaşık 2-4 hafta sonra hastada akut infeksiyon semptomları başlar. Bu belirtiler gribi andırır.Şikayetlerden en sık görüleni ateştir. Farenjit, döküntü, ishal, bulantı- kusma, halsizlik ve vücutta bezeler oluşması başlıca diğer belirtilerdir.

Bu semptomlar normal gribe göre daha uzun sürer. Fakat 4 haftayı geçmez.Bu grip benzeri semptomlar geçtikten sonra, hasta çok uzun süre, yıllar boyunca hiçbir belirti olmadan hayatına devam eder.

Eğer bu dönemde şüphelenmez ve herhangi bir test yaptırmazsa teşhis gecikeceği için erken tedavi şansı kaçırılmış olur.Belirtisiz geçen dönem, kişinin bağışıklık sistemine göre 3 ila 15 yıl arasında değişebilir. Ortalaması 8-10 yıldır. Erken tanının AIDS tedavisinde büyük önemi vardır. Bağışıklık sistemini oluşturan, CD4 T Lenfositleri dediğimiz hücre sayısının, fazla düşmeden tedaviye başlanması tercih edilir.

Erken teşhis koyabilmek için, kişinin korunmasız ilişki veya şüpheli temastan sonra test yaptırması gerekir.İlk pozitifleşen ve duyarlılığı en yüksek olan test, moleküler bir yöntem olan HIV RNA PCR testidir.Bu test, 10. günden itibaren pozitiflik verir. İkinci pozitifleşen P24 antijen testidir. Şüpheli temastan 2-3 hafta sonra pozitifleşmeye başlar.

En geç pozitifleşen test, halk arasında ELISA testi olarak bilinen anti-HIV antikor testidir. 3-8 hafta arasında pozitifleşir. Piyasada antijen+antikora beraber bakan testler de bulunmaktadır.

3- HIV/AIDS Türkiye’de yaygın mı?
Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı verilere göre 2013 yılı itibarı ile Türkiye’de 7.000’e yakın HIV (+) hasta vardır. Fakat bunlar resmi rakamlar. HIV (+) olduğunu bilmeyenlerle birlikte, toplam rakamın 20 binin üzerinde olduğu düşünülmektedir.

ABD’de yapılan son çalışmalara göre, HIV taşıyan 5 hastadan biri, kendisinde HIV virüsü olduğunu bilmemektedir. Türkiye’de ise bu oranın çok daha yüksek olduğu düşünülmektedir.Avrupa ve ABD’ de hastalık hakkında bilincin artması, kondom kullanımının yaygınlaşması ve diğer tedbirlerle HIV virüsünün bulaşma sıklığı düşmeye başlamıştır.

Fakat Türkiye’de şehirli yaşam tarzının artması, HIV virüsü hakkında yeterli farkındalığın oluşmaması nedeniyle, virusun görülme sıklığı artmaktadır. Maalesef, önümüzdeki yıllarda sayının katlanarak artması beklenmektedir.Bu yüzden kendimizi korumak için gerekli önlemleri almalı, HIV virusu hakkında bilinçlenmeli ve şüpheli temas sonrasında HIV testlerini yaptırmamız gerekmektedir.

Bu testler P24 antijen testi, anti HIV antikor testi, antijen + antikor testi veya HIV RNA PCR testidir.

4-HIV (AIDS) Tanısı İçin Hangi Testler Yapılır?
AIDS tanısı koymak için birkaç alternatif test vardır. Şüpheli ilişki veya temastan sonra, pozitifleşme sıralamasına göre testlere bakacak olursak, ilk uygulanabilecek test HIV RNA denilen testtir.

Bu test şüpheli temastan sonra 10. günden itibaren yapılabilir hale gelir. Testte direkt olarak HIV virüsünün RNA’sı saptanır. Testle vücutta kaç adet virüs olduğu belirlenir. Pencere dönemi denilen, yani kanda antijen veya antikorun saptanmadığı dönemde, HIV virusunu bu yöntemle saptayabiliriz. Bu test, duyarlılığı en yüksek ve teşhiste en ileri olan yöntemdir. HIV RNA testi moleküler bir yöntemdir ve her yerde yapılmaz.

Bu testin, özel eğitim almış personeli bulunan, bu teste özel cihazı olan, deneyimli ve akredite bir laboratuvarda yapılmasına dikkat edilmelidir.Zamanlama olarak, HIV RNA’dan sonra yapılabilecek ikinci test P24 antijen testidir. Bu test, şüpheli teması takiben 2 ila 6 hafta arasında pozitifleşir.

Bir kişiye HIV virusu bulaşması durumunda öncelikle HIV’e özgü antijen ortaya çıkar, daha sonrasında antijen seviyesi düşmeye başlarken, bu antijene tepki olarak oluşan antikorlar kanda saptanmaya başlanır. P24 antijen testinden sonra pozitifleşen test ise ELISA testi olarak bilinen Anti-HIV antikor testidir. Bu test şüpheli temastan sonra 3. haftadan itibaren pozitifleşmeye başlar.

3. aya kadar uzayabilir. Nadiren bazı vakalarda 6. aya kadar uzadığı da gösterilmiştir. Bu yüzden anti HIV antikor testini 3. haftada yaptıranların, bu testi 3. ayda tekrarlatmaları önerilir.Son olarak, HIV antijen veya antikor testi pozitif olarak saptandığında, ikinci bir test ve yöntemle doğrulamak gerekir.

Bunun için de Western-Blot denilen doğrulama testi yapılır.Western-Blot testi, Türkiye’de çok az labaratuvar tarafından yapılmaktadır.
 

10 SORUDA HIV/AIDS NEDİR?

1-HIV Nedir?

HIV (Human Immunedeficiency Virus) insan bağışıklık yetmezliği virüsüdür. Adından da anlaşılacağı gibi, bağışıklık sistemini zayıflatarak hastalığa yol açar. HIV virüsüne sahip olan kişi HIV pozitif olarak adlandırılır.

2-AIDS Nedir?

AIDS’in kelime anlamı, edinsel (sonradan kazanılmış) immun yetmezlik sendromudur. AIDS’i en basit şekilde tanımlamak gerekirse, HIV virüsü ile infekte olan bir kişinin hiçbir tedavi almaması durumunda, varacağı son noktadır. AIDS, bir sendromdur. Yani, birden çok hastalık bir arada olabilir. AIDS, hastalığın son dönemi olduğu için tedavisi yoktur. Fakat, HIV ile infekte olan kişinin, hastalığın en son dönemi olan AIDS’ e dönüşmesi, yeni çıkan antiretroviral ilaçlar ile yıllarca geciktirilebilir. HIV ile infekte olmasına rağmen, 20 yılın üzerinde sağlıklı bir şekilde yaşayan bir çok hasta vardır.

3-HIV Vücutta Nasıl Etkili Olmaktadır?

HIV, vücutta bulunan bağışlık sistemini ayakta tutan CD4 T Lenfositleri ismi verilen hücrelere saldırır. Böylelikle vücudun bağışıklık sistemi zayıflar. Bunun sonucunda, bazı fırsatçı infeksiyonlar ortaya çıkar ve kişide kolay bir şekilde hastalık oluştururlar.

5-HIV Nasıl Bulaşır?

HIV’in ana bulaş yolu korunmasız cinsel ilişkidir. Anal ve düşük ihtimalle de olsa oral seks ile de bulaşabildiği gösterilmiştir. HIV ile infekte kanla temasla, kan alma, kan verme işlemi ile, infekte iğnenin kullanılması durumunda, doğum sırasında anneden çocuğa emzirme yoluyla, sperm, vajinal salgılar gibi bazı vücut sıvılarının transferi, diş operasyonları, dövme, piercing yaptırmakla bulaşabilir. Gözyaşı, salya, sarılma, el sıkışma gibi yollarla bulaşmaz.

6-HIV Bulaşan Kişi Bunu Anlayabilir mi?

Çoğu kişide ilk olarak grip benzeri bir semptom oluşur. Ateş, boğaz ağrısı, lenf nodlarında büyüme (beze oluşması), başağrısı, ishal, halsizlik, bitkinlik, ateş, kas ağrıları gibi semptomlar vakaların çoğunda gözükür. HIV bulaştıktan sonra 2-4 hafta içinde bu semptomlar oluşur. Buna Akut HIV infeksiyonu denir. Maalesef çoğu insan, uzun süreli bir grip geçirdiğini sanar ve daha detaylı araştırmaya gerek duymaz. Bu yüzden birçok hastaya tanı konamaz. ABD’ deki son çalışmalara göre HIV ile infekte olan 5 hastadan 1 tanesi, kendisinde HIV virüsü olduğunu bilememektedir. Türkiye’ de bu oranın çok daha yüksek olduğu tahmin edilmektedir.

7-HIV Bulaştıkatn Kaç Yıl Sonra Hastalık Belirtileri Ortaya Çıkar?

Hasta, şüphelenme ve HIV testi yaptırmaz ise 3- 12 ( ortalama 8) sene içinde hastalık belirtileri ortaya çıkar.

8-Hastalık AIDS’ e Ne Zaman ve Nasıl Dönüşür?

HIV bulaşan hastaların yarısında ortalama 10 sene içinde AIDS gelişir, AIDS’in varlığının ilk işaretleri %40 ağır zatürre ( pneumocystis pneumenia), tükenmişlik sendromu % 20, yemek borusunda mantar infeksiyonu ( özofagial kandidiyazis) ve solunum yolu infeksiyonlarıdır. Kilo kaybı, deri bulguları, kusma, gece terlemeleri, kuru öksürük, uçuklar, konsantrasyon güçlüğü, adet düzensizliği de diğer semptomlar arasındadır.

9-HIV/AIDS Tanısı Nasıl Konur?

HIV/AIDS tanısı koymak için yapılan testlerden biri, HIV’ e karşı vücudun ürettiği antikorları saptayan antikor testidir. Bu testler ortalama olarak, şüpheli ilişkiden 3- 8 hafta sonra pozitifleşmeye başlar. Fakat, anti HIV antikor ( ELISA) testinin pozitifleşmesi, 3 aya kadar uzayabilir. Çok nadir durumlarda bu süre 6 ay olarak bildirilmiştir. Bir diğer test, P24 antijen testidir. Bu test, şüpheli ilişkiden yaklaşık ortalama 2- 6 hafta sonra pozitifleşir. P24 antijeni ile birlikte anti HIV antikoruna beraber bakan testler de mevcuttur. HIV tanısında en değerli test HIV RNA PCR testidir.

10-HIV Tanısında En Erken Sonuç Veren Test Hangisidir?

HIV RNA testi, moleküler yöntemle yapılan bir testtir. HIV’in erken ve kesin tanısında kullanılır. Viral yükü ölçer. Yani HIV virüsünün kandaki direk miktarını saptar. Pencere dönem denilen, yani HIV bulaşan bir insanda antijen/ antikor oluşana kadar geçen süreyi minimuma indiren test HIV RNA PCR testidir.

11-HIV RNA Testi Ne Zaman Pozitifleşir?

HIV RNA, şüpheli ilişkiden 5 gün sonra pozitifleşmeye başlar. En geç 9-10 gün içinde de kanda rahatlıkla saptanır. Yani vücutta antikorlar oluşmadan çok daha önce. HIV/AIDS’ın kesin tanısı için önerilen test HIV RNA testidir. Bu test her yerde yapılmaz. Özel eğitimli personel ve özel cihaz ile çalışılan deneyimli, tecrübeli kişiler tarafından yapılmalıdır. Bu test, her yerde yapılmamaktadır. Özel eğitimli personeli bulunan, moleküler test çalışabilecek alt yapısı, kapasitesi ve deneyimi bulunan akredite olmuş, sınırlı sayıda laboratuvar tarafından yapılmalıdır. Türkiye’ de bunu yapabilen birkaç özel laboratuvar mevcuttur.
 

DAHA ERKEN SONUÇ VEREN HIV TESTİ

1- HIV Antijen ve Antikor Testleri Farkı Nedir?

Bilindiği gibi, AIDS hastalığına neden olan HIV virüsünün bir kişiye bulaşmasından hemen sonra, genelde laboratuvarlarda kullanılan testlerle, virüsün bulaşıp bulaşmadığı anlaşılamamaktadır. Halen rutinde kullanılan ELISA testleri tarama amaçlıdır ve HIV’e karşı vücutta oluşan antikorların varlığını araştırmaktadır.
Bu antikorlar, vücutta virüsün girişinden (şüpheli ilişkiden) itibaren 3 haftadan sonra ortaya çıkmakla birlikte, laboratuvarlarda kullanılan yöntemlerle genelde ancak 1.5-3 ay sonra tespit edilebilmektedirler. Bazen, bunların testlerle saptanabilmesi 6 aya kadar uzayabilmektedir. Bu testlerin, 3 haftadan önce sonuç verebilmeleri ise oldukça zordur.
Şüpheli cinsel ilişkiden itibaren, daha erken sürede sonuç alabilmek için, antijen arayan testleri kullanmak gerekmektedir. Çünkü, hastanın kanında HIV p24 antijeni, HIV taşıyan kan nakli gibi yüksek miktarda virüs bulaşması olan durumlarda, bulaşmadan sonraki ilk 24 saatte bile yüksek miktarda saptanabilmektedir. Cinsel ilişkiyle bulaşma olan durumlarda ise virüs önce vücutta bir çoğalma dönemi geçirmekte ve bulaşmadan 2 hafta kadar sonra kanda HIV p24 antijeni saptanabilmektedir. Bu sırada henüz vücutta antikor cevabı ortaya çıkmamıştır. HIV p24 antijeni, şüpheli ilişkiden sonraki 2-6 hafta içinde yüksek düzeyde kanda bulunmakta, daha sonra düzeyi düşmektedir.
Bu dönemde HIV antikorları henüz ölçülebilir düzeye ulaşmadığı için, HIV p24 antijeni bakılması, erken tanı olanağı sağlamaktadır. Çünkü HIV antikorları 3. haftadan sonra ortaya çıkmakla birlikte, kullanılan ELISA testleriyle ölçülebilir sonuç vermeleri ancak 1.5-3 ay sonra olabilmektedir.
Bu nedenle, şüpheli ilişkiden sonra, erken dönemde sonuç alabilmek için HIV p24 antijeni bakılması daha uygun olacak ve tanıyı daha erken koyabilme imkanı sağlayacaktır.
Hem HIV p24 antijenini, hem de HIV 1+2 antikorlarını birlikte ölçen HIV testleri geliştirilmiştir. Bu testler şüpheli ilişkiden itibaren HIV bulaşmasını daha erken ve başlangıç döneminde ortaya koyma avantajı sunmaktadırlar

2- Daha Duyarlı Bir Yöntem: HIV RNA Viral Yük Tayini

PCR yöntemi ile, HIV virüsünün RNA’ sının izole edilerek vücuttaki miktarının saptanması, gerçekte en erken ve en duyarlı sonuç veren yöntemdir. PCR yöntemi, Polimerase Chain Reaction (Polimeraz Zincir Reaksiyonu) anlamına gelmektedir. Bu yöntemle, vücutta çok az miktarda virüs bile bulunsa, bunlar çoğaltılarak ölçülebilir hale gelmekte ve ayrıca vücutta bulunan virüsün ne miktarda olduğu saptanabilmektedir. PCR ile HIV’ in saptanabilmesi, şüpheli ilişkiden sonra 10. günden itibaren olabilmektedir. Yani PCR, HIV’ i en erken ortaya çıkaran yöntemdir. PCR ile HIV RNA Viral Yük Tayini, aynı zamanda duyarlılığı da yüksek olan bir yöntemdir. Bu yöntemle 28. günden itibaren testin duyarlılığı % 98 - % 100 olarak bildirilmektedir.PCR testi, en güvenilir ve hassas yöntem olmakla birlikte, dezavantajı, daha zor ve karmaşık bir çalışma yöntemine sahip olmasıdır. Moleküler Bölümü olmayan laboratuvarlar, bu testi çalışamazlar. Bu nitelikte laboratuvar sayısı da, ülkemizde çok az olup, HIV PCR çalışan laboratuvar sayısı birkaç tanedir.PCR testinin diğer bir dezavantajı, maliyetli bir test olmasıdır. Bu testin maliyeti, diğer testlerle kıyaslanamayacak kadar yüksektir.

3- Testlerin Kıyaslanması

Özet olarak testleri kıyaslarsak:
Erken Sonuç Verme Durumuna Göre: En erken sonuç vereni, PCR ile Viral Yük tayinidir (10. günden itibaren). P24 antijen testi, 15. - 30. günler arasında sonuç verebilmektedir. En çok bilinen ve kullanılan ELISA antikor testi ise, 3. haftadan itibaren sonuç verebilmekle birlikte, bu süredeki duyarlılığı düşük olup, genellikle 2 aydan sonra daha net sonuç alınabilmektedir.
Duyarlılık Durumu: PCR oldukça duyarlı ve güvenilir bir yöntemdir. Antijen testi, testin yapılış zamanına göre değişkenlik gösterir. Antikor testinin duyarlılığı ise, 2 aydan sonra yükselmektedir.
Fiyatlarına Göre: En maliyetli olanı, PCR ile HIV Viral Yük tayinidir. HIV p24 Antijen Test fiyatı PCR’ dan ucuz, antikor testinden fazladır. En ucuz olanı, tarama amaçlı kullanılan HIV antikor tayini testidir.

4- HIV Bulaştıktan Sonra Ne Tür Belirtiler Ortaya Çıkar ?

Şüpheli cinsel ilişkiden itibaren virüs bulaşması olmuşsa, kişilerin % 50-90’ında ateş, boyunda bezeler, boğaz ağrısı, kas ve eklem ağrıları, vücutta döküntüler, bulantı ve kusma, bazılarında ishal, halsizlik gibi belirtiler ortaya çıkar. Bu belirtiler, grip benzeri belirtileri andırır. Genelde belirtiler virüs bulaşmasından 10-15 gün sonra başlar ve 2-3 hafta kadar devam edebilir. Yukarıda belirtilen şikayetlerin tamamı olmayabilir. Bazı insanlarda ise, virüs bulaşmasına rağmen, hissettikleri hiçbir yakınma olmayabilir.

5- HIV Hangi Yollarla Bulaşır ?

Çoğunlukla cinsel ilişkiyle geçer. HIV taşıyan kan nakli, kirli iğne, enjektör gibi yollarla da bulaşma olabilmektedir. Ayrıca, virüsü taşıyan annelerden çocuklarına da geçiş olabilmektedir. Yeterince steril edilmemiş aletlerle yapılan diş, kulak delme, dövme, manikür, pedikür, kuaför işlemlerinde de bulaşma olabileceği bildirilmektedir.

6- Dünyada ve Türkiye’ de HIV Pozitif İnsan Sayısı Nedir ?

Hastalık ilk olarak 1981 yılında tanımlanmış, virüs ise 1983 yılında izole edilmiştir. 2010 itibariyle, dünyada 33 milyondan fazla kişinin HIV ile infekte olduğu hesaplanmaktadır. Ülkemizde ise, resmi olarak tespit edilmiş HIV pozitif vaka sayısı 2010 itibariyle toplam 4525 olarak bildirilmiştir.

7- Nasıl Korunmalıdır ?

Cinsel ilişkide prezervatif kullanılması, virüsün bulaşmasını azaltıcı etki gösterir. Bu yüzden en önemli önlemdir. Tek partnerle ilişki önerilmektedir. Partner sayısı arttıkça bulaşma riski de artacaktır.

8- Laboratuvarımızda Yapılan HIV Testleri

a) PCR yöntemi ile HIV RNA Viral Yük Tayini
b) HIV p24 antijen ile birlikte antikor testi
c) HIV antikor testi
d) HIV doğrulama testi
testlerinin tümü laboratuvarlarımızda yapılmaktadır.
Bu testler için, laboratuvarlarımızın bir şubesine uğranarak, kan verilmesi yeterlidir. Aç olunması gerekli değildir. Sonucunuz en kısa sürede verilecektir.